Skip to main content

Tango (1981)

Yönetmen: Zbigniew Rybczynski

Tango, Zbigniew Rybczynski'nin kısa filmlerinden biri. Ancak öyle sıradan bir kısa film değil, zira kendisi çekmiş olduğu filmlerde sürekli farklı teknikler denemiş. Bu da neredeyse kes/yapıştır diyebileceğim bir teknik ile oluşturulmuş bir film (bu tekniğin bir ismi olabilir, bilmiyorum, üst üste bindirilmiş olan bu görüntüleri ''kes/yapıştır'' diyerek kaba bir şekilde yorumlamış olabilirim).

9 dakikaya yakın bu filmde ise belki de 20'den fazla hikaye anlatılıyor! Peki, nasıl oluyor? 9 dakika boyunca tek bir mekân (bir oda) izliyoruz, fakat 20 farklı kişi gelip hikayesini anlatıp geçmiyor. Aslında gelip geçiyor ama durmuyor! 20 kişi hikayelerini (ya da daha basit bir şekilde ''film gereği gerçekleştirmiş oldukları işlevlerini'') bir makinenin dişlileri gibi tekrar ediyor, aynı anda ama farklı zamanlarda! Oldukça basit olan bu filmi anlatması bir hayli zor. Bir deli, kuyunun sakin suyuna taş atmış, biz de ardından oluşan ve birbirini kovalayan daireleri izliyoruz sanki. Daireler zamanla kaybolmaya başlıyor, filmdeki insanlar yavaş yavaş azalıyorlar, ta ki tek bir kişi kalana kadar. Onun odayı terk etmesiyle de film bitiyor.


Rybczynski'nin diğer filmleri de oldukça ilginç, bunun yanında, Lou Reed'ten Pet Shop Boys'a kadar pek çok müzisyen ve grubun video kliplerini de çekmiş. Kendisi hala hayatta olmasına rağmen 1992'den bu yana bir film çekmemiş olarak görünüyor (IMDB Yalancısıyım).   

Comments

Popular posts from this blog

S.P.K. - Two Autopsy Films: Human Postmortem (1983)

Two Autopsy Films: Human Postmortem, Avustralyalı endüstriyel müzik grubu S.P.K.’nın yayınlamış olduğu ikinci video işidir. Film / video iki bölümden oluşmaktadır; her iki bölümde de aynı otopsi videosu vardır fakat ilk bölümde otopsi görüntüleri S.P.K.’nın müziği eşliğinde servis edilirken, ikinci bölümde ise otopsi görüntülerinin müzik eklenmemiş orijinal halleri yer almaktadır. Grup hastanede çalışan elemanlardan oluştuğundan otopsi kaydı bulmakta zorluk çekmemiş, bununla birlikte grup albüm kapakları ve canlı performanslarında da çeşitli kadavralardan faydalanmışlardır.     SPK - Live At Sam's Minneapolis  1982 with AT KAFASI Film / video,   PTV’nin First Transmission video yayını gibi posta yolu ile satışa çıkartılmış ve sadece videokaset olarak basılmış. Filmin müzikleri (!) sonrasında kaset formatında korsan olarak basılarak satışa sunulmuş. Grubun elemanlarından Graeme Revell ( EMS, AKS, Oblivion, Operator)  ilerleyen zamanlarda normal filmler için müzikler üret

Psychic TV: First Transmission(1982)

Endüstriyel müziğin anası/babası sayılan Throbbing Gristle 1981 yılında görevini tamamladığını düşünerek dağıldı. Tam olarak ikiye bölünen gruptan Chris Carter ve Cosey Fanni Tutti ''Chris & Cosey'' adı altında müzik yapmaya devam ettiler, grubun diğer yarısı Genesis P-Orridge ve Peter ''Sleazy'' Christopherson'da  Psychic Tv adı altında birleşti ama amaçları bir müzik grubu kurmak değildi. Genesis P-Orridge ''COUM Transmissions'' döneminde sergilediği performans sanatlarına geri dönüş yapmak istiyordu ve bununla birlikte yeni ürettiği işleri canlı olarak yayınlama fikri kafasının içinde yankılanmaya başlamışken PTV'nin ilk adımları atılmış oldu. Adında da anlaşılcağı üzere Psychic Tv bir televizyon kanalı olarak kuruldu ama resmi olarak (haliyle) bir yayın yapamadı. PTV yayınını el altından yaptı ve 4 saatlik First Transmission (İlk Yayın) 2 VHS Kaset olarak yayınlandı. Sadece ''Thee Temple ov Psychick Youth

Samantha Fearson In Nightmare Club (19XX)

Bu film/video hakkında bulabildiğim tek şey kendisi oldu! İnterneti ne kadar kurcalasamda hakkında hiç şey bulamadım. Samantha fearson in nightmare club kısa ve sürprizli bir striptiz videosu, videonun başında gösterinin afişi sayılabilecek çizim  bizi karşılıyor, samantha ekranda belirdiği anda klişe bir striptiz müziği(saksafon ağırlıklı) çalmaya başlıyor ve olay inceden gelişiyor. Üzerinde bir sokak temsili bulunan bir arkaplanın önünde Usulca ve haliyle erotik bir şekilde kıyafetlerini çıkarıp ortalığa saçan   samanatha bununla yetinmeyip vücudundaki fermuarlı gözden (!) iç organlarını da çıkarıp dağıtmaya başlıyor ve ardından derisi yüzülmüş   kafasından peruğunu kaldırıp ayaklarının ucuna bırakıyor, son olarakta izleyicilere karşı alkışlar, ıslıklar ve köpek havlamaları eşliğinde selamını veriyor.